23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları Pazar günü Cumhuriyet Meydanına bırakılan çelenkle başlandı. Havanın yağışlı olması münasebetiyle kutlamalar Alaca Belediye Kültür Salonunda devam edildi. Kutlamalara; Alaca Kaymakamı Sayın Ramazan KURTYEMEZ, Alaca Belediye Başkanı Muhammet Esat EYVAZ, Garnizon Komutanı Salih ÇELİK, Siyasi Parti İlçe Başkanları, Daire Amirleri, Okul Müdürleri ve çok sayıda vatandaşlarımız katıldı.

Düzenlenen kutlamalar, saygı duruşu, İstiklal Marşımızın okunması ile başlayarak çeşitli anasınıfı öğrencilerin gösterileri, skeçler, koro şarkılar ve yıl içerisinde ilçemizi temsilen yarışmalara katılan öğrencilere verilen madalya töreni ile devam etti.

Günün anlam ve önemini anlatan konuşmayı İlçe Milli Eğitim Müdürü Hürrem Dursun gerçekleştirdi. Hürrem Dursun; Bu gün Türkiye Büyük Millet Meclisin açılışının yıldönümü olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlamak üzere toplanmış bulunuyoruz. Davetimize icabet eden siz değerli haziruna hoş geldiniz diyor teşekkürlerimiz sunuyorum. Birinci dünya savaşından müttefiklerin yenilmesiyle yenik sayılan Osmanlı devleti topraklarının karış, karış işgal edilmesinden sonra destansı bir mücadelenin başlangıcı sayabileceğimiz milli hakimiyetin esas alındığı büyük millet meclisin açıldığı ilk günü yine o meclis başkanı olacak olan Gazi Mustafa Kemalin kaleme aldığı Nutuk adlı eserinden kısa bir metni size aktarmak istiyorum. Bu tamimde, yani bir nevi “Millete açık davetiye”de şöyle denilmektedir:

“1– Kerim olan Allah’ın izniyle 23 Nisan Cuma günü Cuma namazından sonra Ankara’da Büyük Millet Meclisi açılacaktır.

2– Vatanın istiklali, yüce hilafet ve saltanat makamının kurtulması gibi en mühim ve hayatî vazifeleri yerine getirecek olan Büyük Millet Meclisi’nin açılış gününü Cuma’ya denk getirmekle zikrolunan günün mübarekliğinden istifade ve bütün Milletvekilleriyle birlikte Hacı Bayram-i Veli Camii’nde Cuma namazı kılınarak Kur an’dan ve namazdan feyz alınacaktır.

Namazdan sonra Peygamberimiz’in sancağı ve sakal-ı şerifi taşınarak Meclis önüne gidilecektir. Meclis binasına girilmezden önce bir dua yapılacak ve kurban kesilecektir. Bu merasim esnasında, Hacı Bayram-i Veli Camii’nden Meclis binasına kadar Kolordu Kumandanlığı’na bağlı askerler hususi tertibat alacaklardır.

Cuma namazının kılınmasından sonra da hatimler bitirilerek vatanın kurtulması, bunun için milletçe gayret gösterilmesinin lüzumu ve Millet Meclisi’nin vereceği vazifeleri yerine getirmenin ehemmiyetiyle ilgili vaazlar verilecektir.

Daha sonra halife ve padişahımızın, din ve devletimizin, vatan ve milletimizin kurtuluşu, selâmeti ve istiklâli için dua edilecektir. Bu dinî ve vatanî merasimin yerine getirilmesinden ve camilerden çıkıldıktan sonra Osmanlı beldelerinin her tarafında, hükümet konağına gelinerek Meclis’in açılısından dolayı resmî kutlamalar yapılacak, tebrikler kabul edilecektir.

Her tarafta Cuma namazından önce münasip şekilde mevlid-i şerif okunacaktır.

6– Cenabı Hak’tan tam bir muvaffakiyet niyaz olunur.

Heyeti Temciliye Namına Mustafa Kemal”

M. Kemal Paşa’nın "Heyet-i Temciliye" adına gönderdiği tamim Anadolu’da büyük heyecan uyandırmıştı. Tamimi alan resmî makamlar derhal gereğini yapmış, yani en ufak yerleşim merkezlerine kadar ulaştırmış, büyük afisler seklinde yazdırarak merkezî yerlere astırmış, binlerce nüsha bastırıp halka dağıttırmıştı.

Peki sonra ne oldu... Ankara´da ve Anadolu´da -tamim çerçevesinde- muhteşem merasimler yapıldı. Anadolu halkı bir anda bütün sıkıntılarını, elemlerini, kederlerini, yaralarını, kayıplarını unutarak ayağa kalkmıştı.

Tamim alınır alınmaz yurdun dört bir yanında yediden yetmişe bütün halk heyecanla Cuma namazı için hazırlık yapmaya başladı. Vilayetlerde, kazalarda, kasabalarda, hatta köylerde hatimler indirilmeye başlandı. Camilerde Buhari-i Şerif okundu.

Cuma günü namazdan önce ahali sel gibi Hacı Bayramı Veli Camiine akmaya başlamıştı. Minarelerden okunan salâvat-i şerife, o günkü manevî havayı bütün kâinata duyurur gibiydi.

Camiye, Ankara´ya intikal etmiş olan bütün milletvekilleri gelmişti. Hutbede o günün ehemmiyetinden bahsedildi. Namazı müteakip daha önce okunan Kur´an-i Kerim, hatimlerinin duası yapıldı. Buhari-i Şerif okunması ise Meclis´e bırakıldı.

Yol boyunca devamlı tekbirler getiriliyordu. Bu şekilde Meclis binası önüne gelindi. Burada kurbanlar kesildi. Daha sonra Bursa Mebusu Hoca Fehmi Efendi dua etti. Bu duaya bütün milletvekilleri ve halk heyecanlı bir şekilde "amin" diyorlardı.

Meclis´te herkes yerini aldıktan sonra yine hocaların bir kısmı hep bir ağızdan nakarat halinde dua ve ayetler okuyorlar, bir kısmı da Buhari-i Şerif kıraatinde bulunuyorlardı.

Bu arada Hacı Bayram Veli Türbesinden alınan sancak ve rahle üzerinde getirilen Kur´an-i Kerim ile Peygamber Efendimizin (a.s.m.) sakal-i şerifi de kürsüye konmuştu.

Bu merasimlerin ardından çalışmalara başlandı. Başkanlık divani seçildi. Reisliğe Mustafa Kemal Paşa seçilmişti.      

            Osmanlı Coğrafyasında yaşayan milletimizin            tamamının iştiraki ile bağımsızlık hayaliyle Büyük Millet Meclisi öz değerlerin tezahürüyle açılmıştı.  

            97 yıl sonra emperyalist güçlerin maşası olan bir grup gözü dönmüş hoca kılıklı şarlatanın işaretiyle milletimize, devletimize, dinimize, bayrağımıza ve milli iradeye kast eden alçak çapulcuların 15 Temmuz akşamı kalkışmalarına karşı minarelerden okunan salalar, ezanlar ve salavatlarla yani milletin ruh köküyle milletimiz karşı koymuş ve alçakları geri püskürtmeyi başarmıştır. Milletimizin öz değerlerini, ruh kökündeki Allah ve peygamber aşkıyla vatan, millet, devlet, bayrak ve bağımsızlık sevdasını diri tutmalıyız.

Şimdi bugün 97 yıl sonra alicenap bu milletin torunları olarak bizler bu kutlu günü kutlarken hayalleri olmayan insanların başarılı olmaları mümkün değildir. Hayalleri olmayan milletlerin tarih sahnesinde yer almaları ve varlıklarını sürdürmeleri imkânsızdır. İşte bu duygu ve düşüncelerle hiç değilse Alaca’daki çocuklarımızın ufkunu açmak, hayal dünyalarını zenginleştirmek, geçmişten geleceğe bir köprü kurmak için bir takım çalışmalar yürütmekteyiz.

            Sayın Kaymakamım               

            Değerli Hazirun

            Bir kelime, bir insan diyerek çocuklarımıza okuma zevkini,  okuduğunu anlama ve anlatma zevkiyle buluşturmak için ilkokul öğrencilerimizin kütüphaneyle tanışık ve barışık olmaları maksadıyla bir takvim doğrultusunda şehir kütüphanesinde ayda bir ders işleyerek “Dersimiz Kütüphane” projesini başlattık.

            İlkokul 3.sınıftan itibaren lise son sınıflara kadar kitap okuma yarışmasını başlattık. Bu projeyle yaklaşık 5000 öğrencimizin bir eğitim öğretim döneminde seviyelerine uygun 5 tane kitabı okumalarını ve okuduğunu anlamalarını sağlıyoruz.

            6 tane lisemizde 9.sınıftan 12.sınıfa kadar 2001 tane öğrencimize haftada bir saat İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un örnek hayatıyla Safahatından Seçme Şiirleri okuma ve anlama etkinlikleri yapıyoruz.

            Okul öncesi öğrencilerimiz ile ilkokul öğrencilerimizin ayrı ayrı kategoride hayal dünyasını genişletmek amacıyla, geçmişten geleceğe köprü kurmak maksadıyla “Masallarla Büyüyoruz” projesini icra ettik. İşte bu projenin ön elemeleri Nisan ayının ilk haftasında tamamlanmış olup final kısmını da bugün burada bu vesileyle hep beraber izleyeceğiz. Bu projeyle anaokullarımızdaki ve anasınıflarımızdaki bütün öğrencilerimizle ilkokul öğrencilerimizin hemen tamamı sınıflarında ve okullarında bir masal etkinliği gerçekleştirmiş oldular. Yarı final kısmında 18 tane anasınıfı öğrencimiz 10 tane de ilkokul öğrencimiz masallarını sergileyerek yarıştılar. Çok değerli jüri üyelerimizin kararları doğrultusunda bugün bu salonda 3 tane ilkokul 4 tane de anasınıfı öğrencimiz masallarını sizlere sunacaklar.

            Bu etkinliklerin yapılması aşamasında emeklerini ve desteklerini seferber eden öğretmenlerimizi, velilerimizi ve okul yöneticilerimizi kutluyorum. Birbirinden güzel masallarla bizleri hayal alemine daldıran bu çocuklarımızın her birini tebrik ediyor, alınlarından öpüyorum.

            Yukarıda bahsetmiş olduğumuz bu projelerin hayata geçirilmesinde emek sarf eden bütün öğretmenlerimiz, bütün okul yöneticilerimiz başta olmak üzere öğrencilerimizi ve velilerimizi kutluyorum.

            Ancak Alaca’nın aydınlık gelecekleri için yaptığımız, yapmaya çalıştıklarımız ve yapacaklarımız için hiçbir desteğini esirgemeyen hatta bütün imkanlarıyla yanımızda olduklarını hissettiren Sayın Kaymakamımıza ve Sayın Belediye Başkanımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

            Ayrıca bu program vesilesiyle bu programın hazırlanmasında, sunulmasında ve sonuçlandırılmasında emeği olan öğretmenlerimize, öğrencilerimize, jüri üyelerimize, yürütme kurulu üyelerimize ve belediyenin görevlilerine teşekkürü bir borç biliyorum.

            Bugün buradan bir muştumuzu da paylaşmak istiyorum. Artık Alaca kabına sığmıyor. Alaca okullarında okuyan çocuklarımız Alaca sınırlarını aşmıştır. İl genelinde ve Türkiye genelinde değişik yarışmalarda güzel dereceler alıyorlar.

            Bu bağlamda Denizhan YBO, Mimar Sinan ilk/orta okulumuz, 5 kategoride puanlı atletizmde il birinciliği, 1 kategoride ise bölge birinciliği, santranç turnuvasında alaca imam hatip ortaokulumuz il 3., il 2. Ve il 1. Liği kazanmıştır. Arapça etkinlikleri kapsamında Arapça şiir okuma yarışmasında alaca imam hatip ortaokulu il birincisi olarak çorumu temsil etme hakkı elde etmiştir. Sakarya Ortaokulumuzdan bir öğrencimiz judo da bölge ikincisi olmuştur. Ayrıca değişik okullarımızdan 13 tane öğrencimiz tekvando yarışlarında il birincisi olmuşlardır. Judo alanında 7 tane öğrencimiz il birinciliğini hak etmişlerdir. Bu yarışmalarda ilimizi temsil edecek olan bu çocuklarımız ve onları çalıştıran öğretmenlerimizi de kutluyorum.

            Bu duygularla 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyor, saygılar sunuyorum. dedi.